Şubat tatili kavramı uzun yıllar önce hayatımdan çekip gitmişti. Bu yıl Kaan Batu sayesinde tatil coşkusunu yeniden içimde hissettim, çocukluğumun şubat tatilleri gözümde canlandı. Derken strese soktum kendimi; öğretmenin tatil ödevi olarak verdiği kompozisyonu henüz yazmadığımı fark ettim, okuduğum kitabın özetini de çıkarmadım, matematik testini de tamamlamadım... Ne yapayım öğretmenim, kartopu fırlattım arkadaşlarıma on beş gün boyunca. Kış tatilinde yapılacak daha güzel ne var ki?
Hatırlaması güzel, yaşaması çocukluk kabusu olsa da bir başka güzeldi o zamanlar. Herkesin kendisine göre tatlı şubat tatili anıları vardır. Benimkileri kendi içimde yaşatırım, pek paylaşmam tatları zihnimde saklı kalsın diye. Zaten huyumdur, gün gün yaşadıklarımı yazıya dökmeyi de sevmem. Ama bu kez yazasım geldi sanki. Belki de oğlumun ilk şubat tatilini hep hüzünlü hatırlayacağım diye.
Daha önce bahsetmiştim, tatil için ailemin yanına gideceğimizden. Kazasız belasız gittik de çok şükür. Oğlumla bir ay önceden başladık planlarına; neler neler tasarladık kafamızda. Coşkuyla uçacak, gezecek, tozacak, boğuşacak, eve mutlu dönecektik. Ama işte olanlar oldu, hayal ettiğim, planladığım hiç bir şeyi yapamadan dün geri döndüm. Hadi planladıklarımı geçtim, evden hiç çıkmayıp evdekilerle kikirdesek, çatlayana kadar annemin yemeklerinden yesek, oğlumla dayısı boğuşsa, dedesi bize sanat müziği konseri verse de olurdu. Oldu mu? Maalesef olmadı.
Gideceğimiz gün Kaan Batu hastalandı. İlaçlarla bir şekilde ayakta tutup yolculuk kısmını hayırlısıyla atlattık derken ilk gecemizi acilde serum yiyerek, film çektirerek, tahlil yaptırarak geçirdik. Ertesi gün de doktor ve geniş çaplı bir dizi tahlil koşuşturmacası ile bir çırpıda geçti. Düşmek bilmeyen korkutucu ateşle birlikte iki gün boyunca hem Kaan Batu hem de biz perişan olduk. Üçüncü gün oğlumun gözü biraz açıldı ama bu sefer de ben yataklara düştüm. Hem de öyle böyle bir hastalık değil! Üç gün boyunca yerimden hiç kalkamadan yattım. Benimle birlikte oğlumun dayısı da hastalandı, o derece ki işe dahi gidemedi. Bana, kardeşime ve Kaan Batu'ya bakan annemin de bir gün sonra hasta olması ile perişan olduk, ağlanacak duruma geldik resmen. Hepimize bakma işi canım babama kaldı. Bize baktı, kahvaltı ve yemek hazırladı, ilaç verdi, iğne yaptı… Öksürük krizinden iki çift kelime dahi konuşamadık. Kısaca bizim Şubat tatili özeti “hastanelerde sürün, hastalan, yataklara düş, memlekete git ama kimseyi göremeden gel” şeklinde geçti gitti.
- Yalan söylemiyorum öğretmenim, gerçekten çok hastaydım. Annem de, kardeşim de hastaydı. Öyle çok öksürdüm ki test yaprakları camdan uçup gitti. Okuyacağım kitaba ilaç döküldü, kıpkırmızı oldu, yapıştı sayfaları. Bir de kompozisyon yazacaktım ya, beynimde davul-zurna düğün vardı, aklımı toplayamadım bir türlü. Hem hani tatil olacaktı da dinlenecektim ben? Arkadaşlarımla gezip oyun bile oynayamadım ki!
Şimdi müsaadenizle çocuk Sebi’yi bırakayım anıların içinde, çoğunu kullanmadan geri getirdiğim valizin içini boşaltayım. Gidip yerleşmeli sonra biraz da dinlenmeli... Hastayım hala ben, bu kadar da çok öksürülmez ki canım!
Sahi sizin on beş tatiliniz nasıldı? Umarım hayal ettiğiniz kadar eğlenceli geçmiştir.
♡
Bu arada aşağıda ki resimler yazıyla alakasız ama Studio Proba'nın posterlerine bayıldım. Bakmak isterseniz adreslerine buradan ulaşabilirsiniz.
Bi Şubat tatilim bile yok artık, ne güzel günlerdi beni kocaman anılarla dolu geçmişime götürdün. Teşekkürler.:)
YanıtlaSilBenimde yok :) oğlandan geçineyim dedim bende. Daha ne Şubat anıları çıkar bizden ama unuttuk gitti galiba.
Silwhat beautiful pictures !!!
YanıtlaSilI wish you a great week !!! love all of angie from Germany
Thanks a lot dear :)
SilBazen bir başlık, bazen bir sözcük, belki bir resim, nasıl olduğunu bilmiyorum kısacası;) kendimi bu blogda buldum. " şubat tatili böyle mi olmaşıydı?" Diye soran şu yazınızda, belki de torun torba sizinle aynı şeyleri yaşamış olmamızın etkisi olabilir.;) ben de küçük bir kuzunun anneannesiyim henüz dört ysşında değil benim kuzu. Sizin oğlunuz gibi şiddetli griple başetmeye çalışıyoruz. Birkaç gündür o iyi ama bu defa da anneciğiniz gibi ben vurdum kafayı. Anlaşılacağı üzere gribi birbirimize nakletme konusunda çok başarılıyız.;) neyse hastalıklar son olmuş olsun. Ziyarete geldim ama buralarda kalacağım galiba;) geçmiş olsun dileklerimle birlikte sevgilerimi gönderiyorum.
YanıtlaSilHoşgeldiniz Nilgün Hanım. Size ve torununuza da çok ama çok geçmiş olsun. Hadi biz neyse de onlar hastalanınca hayat duruyor sanki. Bu kış bir daha böyle hastalanmadan atlatabiliriz umarım. Tekrar gelin, yine gelin :)
SilSevgiler..
Gelmiş geçmiş olsun :( Fenaymış sahiden de ama Allah beterinden saklayalım diyelim yine de.. Bize de son birkaç yıldır -şükür bu sene hariç- iyi gelmiyor sömestr tatili, hastalıklar, kayıplar, bileğimin kırılması hep bir kaç yıla yayılan sömestr tatillerine denk geldi, o yüzden bizim de pek aramız yok kendileriyle :(
YanıtlaSilBüyükler olsun di mi hasta, yani yaşlıları ayrı tutuyorum ama çocuklar yerine büyükler olsun bence, çocuklara hiiiç kıyılmıyor ki...
Şifa dileyeyim bir kez daha hem size hem hastalık çeken herkese...
Sevgiler
Not: Öğretmen anlayışla karşılar elbet bu tatlı küçük kızın hikaseni duyunca :)
Teşekkür eederim Esen Hanım. Size de çok geçmiş olsun. Son bir kaç yıldır yılbaşı, bayram tatili gibi günlerde mutlaka hastalık geçirmek adet oldu bizde. Allah beterinden korusun gerçekten. Daha büyük dertler vermesin.
SilSevgiler
Canım tekrar çok geçmiş olsun hepinize.Gittiğine gideceğine pişman etmiş hastalık sizi.Olsun ama yine de size bakacak baban varmış çok şükür.Ama öyle bir hastalık ki eve bir girdi mi kimseye uğramadan gitmiyor.Aman diyeyim bir daha uğramadan bitsin kış.Şubat tatili denen olay bizde yok malesef.Hep iş yine iş:( Hayaller yaza kaldı.
YanıtlaSilÇok teşekkürler Baharcım. Gerçekten hastalık tellalı gibi ortalıkta haber yapmaktan bana fenalık geldi, eminim sizi de bayılttım :))
SilBahar mevsimini dört gözle bekliyorum. En çokta Kaan Batu için. Sezon boyunca hasta geçirdi yavrucak. Neyse yazlık hayallerde buluşalım o zaman.
Bu kış "çok fena hastayım " sözünü duymadığım yakınım kalmadı neredeyse. Hastalık fena hem de pek fena; planları alt üst etmekle kalmıyor bir de insan kendine kızıyor öfkeleniyor " niye bu kadar hasta oldum ben ?" Diye...
YanıtlaSilEn fenası çocukların hasta olması. Ne zaman tatile annemlere gelsem oğlumun hasta olup ateşler içinde yanması ve bizim soluğu doktorda almamız geldi aklıma .
Çok geçmiş olsun Sebiş'im ! Acil şifalar dilerim hepinize , önce dinlen biraz kendine gel, çamaşırlar sabırla bekler seni merak etme .
Öpüyorum canım 💖
Bu kış ne çok hastalandık değil mi Coletttecim? Bahar gelsinde kurtulalım azıcık. Çok ama çok teşekkür ederim. Sen de kendine iyi bak, bu yıl bizi zayıf gördü bu mikrop galiba.
SilBende seni öpüyorum.
Ah kıyamam ya, çok çok geçmiş olsun... Burada da herkes hasta:( Bizim iş yerinde geçen hafta sadece 2 kişiydik. Herkes 3 patron dahil hasta oldu, yataklara düştü. Ben şanslıydım o dönem iş için yurtdışında olunca o gıcık virüs bana bulaşmadı, yani şimdilik!!!
YanıtlaSilBen de zaten o iş seyehatine çıkmadan önceki iki gün fenaydım ama senin anlattığının yanında benimkinin lafı olmaz..
Tekrar tekrar geçmiş olsun, bol bol sıvı al bol bol dinlen...
Posterlere de bayıldım bu arada:)
Çok ama çok teşekkür ederim..memlekette resmen salgın vardı. Hangi arkadaşımla konuştuysam mikroba bulaşmışlar. Boru gibi seslerimizle halimize güldük. Ama görüşemeden geldik :( Neyse sağlık olsun! Allah daha beterinden korusun bizi.
Silgeçmişler olsun.. hastalık bir daha uğramasın bitsin gitsin..
YanıtlaSilüzülme ilk şubat tatili kötü geçti diye umarım bundan sonraki tatilleri hep ama hep güzel anılarla dolu dolu geçer senin ve oğlunun..
Çok teşekkür ederim. İnşallah bir daha böyle Şubat anımız olmaz.
SilSevgiler
Sebicim cok gecmis olsun, buralarda ( Istanbul) herkes hasta ates ve oksuruk salgini var. ben Ocak ayinda yattim epey uzun surdu tamamen iyilesmem😔 sizin icin zamanlama cok kotu olmus, umarim bundan sonraki Subat tatilleri unutulmayac guzelliklte gecer.. Sevgiler
YanıtlaSilOoo yoo.. İstanbul'da mı salgın altında? Belki kar yağışından sonra durur. Ne çok çektik bu yıl Ayfer hanımcım.
SilUmarım daha güzel şubat tatili anılarımız olur. Çok teşekkür ederim bu arada :)
Sevgiler
Bu kadar olur, bu kadar benzer bir şubat tatili olur Sebi! İpekle anneme gittik biz de güle oynaya, gittiğimiz günden sadece iki gün sonra bir sabah alev ateş yataktaydım, üstümü ört anne diye ağlıyordum.. İpek de yanımda kalkayım diye ağladı tabii. O günü hastanede serumla geçirdim dualar ede ede, ne yapardım küçücük bebeğe kim bakacaktı ben yatarsam (annem de ameliyatlı yeni) İpekle komşular ilgilendi biz hastanedeyken. İyileştim ertesi gün, ama daha biter mi, bu defa da İpek 39un üzerine ateşe yanıyor yavrum. Enfeksiyon kapmış meğer o da.. Yine doktorlar, tahlilller.. yeni yeni iyileşiyor.. Yanii seni o kadar iyi anlıyorum ki, çok çok geçmiş olsun.. Bu tatil hepimizin burnundan geldi demek..
YanıtlaSilAhh canım Zeynep'cim ne fena olmuş sizin tatilde. Çok ama çok geçmiş olsun. Evet gerçekten burnumuzdan geldi. Senin de söylediğin gibi kendini unutup yavrunu düşünmeye başlıyorsun. Annen bile olsa kendi çocuğuna en iyi sen bakıyorsun. Daha güzel hatırlayacağımız memleket tailimiz olsaydı keşke..Allah beterinden korusun. Kendinize dikkat edin!
YanıtlaSil