...

...

Çarşamba, Mart 03, 2010

Doktor Krizi




Miniğim, sen içimde büyürken benim de "bundan sonra neler olacak acaba" diyen bir sürü soru kafamda büyümeye başladı. Ben de en önem verdiğim konuda ilk adımı attım, seni ve kendimi emanet edebileceğim güvenilir bir doktor ve hastane arayışına girdim. İnternet'te o site senin bu site benim gez dolaş derken kafam iyice karıştı. Akşamları baban eve geldiğinde beni her geçen gün biraz daha endişeli ve kararsızlıktan bunalmış olarak bulmaya başladı. Artık buna bir son vermeli ve sakinleşmeliyim. Eninde sonunda ikimiz için güzel bir yer bulacaktım. Derken sancılı araştırmaların nihayetinde (1000 tane forum gezdim desem abartmış olmam ) karar verebildim ve muayene için gün aldım. İlk görüşmenin heyecanından olsa gerek, biraz gergindim. Bekleme salonunda aklımda yine onlarca tilki kovalıyorken adımız anons edildi. Baban bana tilkileri-mi zorla kapıda bıraktırdı ve içeri girdik. Bizi içeri buyur eden ciddi yüz ifadeli, işinin gerçekten ehli, az gülen, net konuşan ama gayet açık ve samimi olan ve görüntüsüne tezat oluşturacak derecede sevimli doktorumuzla tanıştık. İlk görüşmemiz olmasına rağmen kısa zamanda kendisine ve hastasına olan özenine güven duydum. Aynı şekilde baban da bana bakıp gülümseyerek göz kırptı. Anladım ki doğru yerdeyiz, ehil ellerdeyiz. Görüşmenin ardından sıra seni ziyarete geldi. Bugün 2 Mart 2010! Baban ve ben seni tekrar gördük. Sanki bize el sallıyor gibiydin miniğim. Tekrar aramıza hoş geldin :))